İnsanlar yaşamları boyuncu hem sevindikleri hem de üzüntü duydukları konularla mutlaka karşılaşmışlardır. Her iki durumda biz insanlar için vardır ve geçerlidir.
Bu yazımda size önce sevindiğim konuları sonra da üzüldüğüm bir konuyu sizlerle paylaşmak istiyorum.
Bilindiği gibi 24 Kasım tarihleri Öğretmenler günü olarak kutlanır. Bu tarih Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Millet mektepleri Başöğretmenliğini kabul edişinin yıldönümüdür.
Hazır yeri gelmişken ben de 24 Kasım Öğretmenler gününü kutluyor ve tüm öğretmenlerimize sevgi, saygı ve selamlarımı gönderiyorum.
İlçemizin önemli okullarından biri olan Kabakulak ilk ve ortaokulu da bu özel günle ilgili olarak okulunda bir söyleşi düzenledi. Söyleşinin bir de konuğu vardı. O da emekli öğretmen ve gazeteci değerli dostum Kenan Certel’di.
Kenan Certel dostum söyleşisinde öğrencilere uzun yıllar çok başaralı bir şekilde sürdürdüğü öğretmenlik mesleğinde nasıl başarılı olduğunu yapmış olduğu çalışmalarından örnekler vererek anlattı. Sizler bu ülkenin geleceğisiniz. Bir gün bu ülkenin Cumhurbaşkanı, Başbakanı, Milletvekili, Belediye Başkanı sizlerin arasından olacak. Bu ülkeyi sizler yöneteceksiniz. Bu da ancak Bir fidan olarak geldiğiniz bu okullarda öğretmenlerinizi çok iyi dinleyip, derslerinizi çok iyi çalışıp, bilgili, becerikli ve başarılı birer fert olarak yetişmekle olacaktır. Öğretmen olarak sizlere yıllarca emek veren bizler diktikleri fidanların meyve verdiğini O zaman görmüş olacağız. Sizlerin başarılılarıyla mutlu aksi olursa da mutsuz olacağız. Dedi.
öğrencilerin yine öğretmenlikle ilgili sorularına cevaplar verdi. Söyleşi, öğretmen marşının söylenmesi ile sona erdi.
Okulun Müdür Yardımcısı İngilizce Öğretmeni Ercan Arslan’ın moderatörlüğünde gerçekleşen söyleşi sonunda Okul Müdürü Ekrem Keser Kenan Certel’e bir teşekkür plaketi verdi ve öğretmenler günü kutladı.
Böylesine anlam yüklü bir günün arifesinde değerli bir emekli öğretmeni okullarına davet eden ve bilgilerinden yararlanan Kabakulak ilk ve ortaokul müdürü Ekrem Keser başta olmak üzere müdür yardımcısı ve öğretmenlerini ve çok başarılı geçtiğini öğrendiğim söyleşide mükemmel bir performans sergilediğine inandığım değerli dostum Kenan Certel’i de yürekten tebrik ediyorum.
Bu benim ilk sevindiğim husus oldu.
İkinci sevindiğim husus Devlet hastanemize yıllardan beri sıkıntısını çektiğimiz kardiyoloji uzman hekiminin atanması ve görevine başlaması oldu. Çok büyük ve de önemli bir eksiğimizin giderilmiş olması Akyazılılar gibi beni de son derece mutlu etti ve sevindirdi. Bu benim ikinci sevindiğim husus oldu. Doktorumuza Akyazı’mıza hoş gelmiş diyor ve kendisine başarılar diliyorum.
İlçemizin yetiştirdiği ve mesleğini biz Akyazılılar için yapan değerli doktorumuz Mehmet Yaşar Yılmaz’ın geçirdiği bypass ameliyatından sonra sağlığına kavuşması ve tekrar hastalarına şifa dağıtmaya başlaması beni ziyadesiyle sevindiren üçüncü konu oldu.
Dördüncü sevincim ise dünya çapında değerimiz olan milli güreşçimiz küçük dev adam Kamil Özdağ’ın da çok başarılı bir bypass ameliyatı geçirmesi ve ameliyat sonrasında da kısa süre içinde sağlığına kavuşması oldu. Hem doktorumuza hem de küçük dev adamımıza geçmiş olsun dileklerimi gönderiyorum.
Şimdi gelelim üzüldüğüm konuya. Sevinçte üzüntü de kardeştir derler ya. O hesap. Yukarıda sevindiğim konuları sizlerle paylaşırken, şimdi de bir üzüntümü dile getirmek istiyorum. Mahallemden ve okul arkadaşım da olan Mustafa Sarı dostumu kaybettim. Aniden rahatsızlanan ve kısa sürede de hayatını kaybeden değerli okul arkadaşımın vefatı beni derinden üzdü.
Geriye 5’i erkek 6 evlat bıraktı. Evlatlarının hepsi ayrı bir değer. Topluma yararlı birer insan olmuşlar. Bu durum üzüntümü az da olsa hafifletiyor.
Değerli okul arkadaşıma Allahtan rahmet, başta çocukları olmak üzere tüm aile efradına ve sevenlerine sabır ve baş sağlığı diliyorum. Mekanı cennet olsun diye de dualarımı gönderiyorum.