Dün maça giden Akyazıspor taraftarı stada girerken takımlarından bol gollü bir galibiyet bekliyordu. Nede olsa rakip grubun sonuna demirlemiş bir takımdı.
Maç başladığında ise oynanmaya başlayan oyundan Akyazıspor taraftarı pek memnun kalmadı. Sebebi ise maçın hemen başından itibaren ortaya konulan kötü futboldu.
Nitekim sen kötü futbol oynamaya başladığında rakibin ister küme düşmüş bir takım olsun, isterse kalite bakımından senden düşük bir takım olsun, çıkıyor sahaya adam gibi futbolunu oynuyor ve de fırsatını yakalar yakalamazda golünü atıyor. Kısaca elin oğlu senin gözyaşlarına bakmıyor bile.
Yediğimiz golde kalecimizin hatası topa çıkıp top ayağında olan oyuncunun görüş alanını daraltmamış olmasıydı. Aynı kalecimiz golü yedikten sonra bir pozisyonda da topu elinde kaçırdı ama sahanın en iri cüsseli oyuncularından biri olan 9 numaralı formalı Cihan Yılmaz, kalecinin o topu elinden kaçıracağının hesabını yapmamış olacak ki, önünden geçen topa dokunup takımının ikinci golünü atamadı.
Elimdeki notlarıma bakıyorum da ilk yarıda karşılıklı atılan iki gol ve bir de Zeki’nin müthiş kafasını kaleci Semih’in aynı güzellikte o topu kornere atmasıydı. Bu yarıdaki Bahtiyarın golü bizi umutlandırdı. Bahtiyar o topu kaleye vurmamış pas vermiş olsaydı inanın o güzelim pozisyon heba olup gidebilirdi. Çünkü bizim forvette oyuncumuz varmıydı yokmuyduyu ben 90 dakikalık mücadele esnasında anlayamadım.
İkinci yarı ilk yarıdan daha kötü bir futbol oynadık. Yine elimdeki notlara bakıyorum da sadece iki pozisyon yazabilmişim. İlke verilmeyen penaltımız. Diğeri de verilen penaltımız. Zafer’in düşürülmesi kesin penaltıydı. Maçın Ankara bölgesi hakeminin kafası vermediği o pozisyona takılıp kalmış olmalı ki, ikinci pozisyonda vermemiş olsaydı neden vermedin denilmeyecek bir pozisyonda Zekeriya’nın düşürülmesine penaltı çaldı.
Dün yine çok kötü bir futbol oynadık. Kazandık ama ite kaka kazandık. Yani maçı kazanmak için hayli zorlandık. Halbuki rakibimiz bu ligde ununu elemiş eleğini duvara asmış bir takımdı. Onun bu durumuna baktığımızda bizim bu maçı farklı kazanmamız lazımdı ama dediğim gibi biz oynayamayınca ve rakip kaleye istediğimiz gibi gidemeyince, elimize geçirdiğimiz fırsatlardan da yararlanamayınca, galibiyet tesadüfü atılacak gole kaldı. Sonunda kazandığımız penaltıyı haftalardan beri gol kaçırma rekoru kıran Gökhan efendi topu ağlara göndererek bizim için önemli üç puanı hanemize yazdırmış oldu.
Oynamakta olduğumuz kötü futbol bizi hedefimize götürmez öncelikli olarak bunu belirteyim. Çünkü her rakip Vitra gibi olmaz. Nitekim Adapazıspor maçında fırsatları yakalayan ancak kaçıran taraf biz olduk ama sahadan yenik ayrılan taraf yine bizdik. Çünkü eloğlu senin kaçırdığın gibi fırsatları cömertçe kaçırmıyor. Fırsatı yakaladığında 45 metreden golü yazıveriyor.
Kötü futbola ve gol kaçırma yarışına artık bir son vermemiz lazım. Aksi halde bu ligden Sakaryalı takım biz oluruz. Onun için teknik kadro bu hastalığa mutlaka çare bulmalı ki hedefimiz olan bu ligde kalalım.