Her yıl 24 Temmuz basın bayramı olarak kutlanır. Ben her 24 Temmuz günü üzülenlerden biriyim. Çünkü o gün Sakarya’da basın denildiğinde ilk akla gelen isim olan ve mesleğimizin duayeni Necdet Güngörsünün hayatını kaybettiği gün olduğu için üzüntü duyarım. Necdet Güngörsünü ölüm yıldönümünde bir kez daha hasretle anıyorum. Ruhu şad, mekanı cennet olur diyerek yazıma başlamak istiyorum.
24 Temmuz basın bayramı olarak kutlanıyor. Bu günde kimin kimi kutlaması lazım. Elbette ki basının dışında kalanlar basın mensuplarının bu özel günlerini kutlamaları lazım. Bakıyorum da biz basın mensuplarını bu özel günde katlayan yok denecek kadar az. İşin aslına baktığınızda bu konunun iyice araştırılması ve ortaya çıkacak olan sonucun kamuoyuyla paylaşılması gerekiyor.
Bu anlamlı günümüzde bizi kutlayan olmuş olmamış benim umurumda bile değil. Kutlayanlara teşekkür ederiz, kutlamayanları ise aklımızın bir köşesine yazar yeri ve sırası geldiğinde onların önüne çıkarırız. Ama kazın ayağı öyle değil. Sebebi şu; Herkes basından yararlanmak istiyor. Siyasetçiden, Sivil Toplum Kuruluşlarına, Mülki yönetimden Belediyesine, Akyazı’nın en ücra köşesinde yaşayan yaşlısından gencine kadar herkes basından yararlanmak istiyor. Yararlanmak istiyor ama basın bayramından haberleri bile yok. Ya da haberi var ama umursamıyorlar.
İşte benim en üzüldüğüm nokta bu. Yazılı basın ile Sosyal Medyaya bakıyorum. Sakarya’nın Valisi, bazı İlçelerin Kaymakamları, bazı Belediye Başkanları, bazı siyasi partilerin yöneticileri, bazı kurum ve kuruluşların başkan ya da yöneticileri bayramımızı kutlayan mesajlar yayınlamışlar. Kutlama mesajı yayınlayanlara yine teşekkür ediyorum.
Peki, Akyazı’nın Kaymakamı, Belediye Başkanı, Sivil Toplum Kuruluşları, Siyasi Partileri yok mu? Tabi ki var. Ama onlardan çıt bile çıkmıyor. Niye çünkü bayram basın mensuplarının bayramı. Onlar, basının bayramını kutlasam da olur, kutlamasam da olur diyor. En azından ben öyle düşünüyorum. Öyle düşünenler şunu hiçbir zaman unutmasınlar. Nasıl ki Adalet herkese lazım oluyorsa, basın da lazım olur. İşte o gün gelip çattığında basın mensupları da bugünü unutmayacak ve kendilerine bir adım atana üç adım atacak, atmayanlara ise es geçecek. Bunun böyle bilinmesinde yarar görüyorum.
Bayramımızı kutlayan tek kurum Akyazı Ülkü Ocakları olmuş. Onların dışında Kuzuluk Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanı Murat Çakmakçı ve S.A.B.A.H Derneği de bayramımızı kutlayanlar arasında. Bireysel olarak da eski Hakimlerimizden bugün ise İstanbul’da Avukatlık yapan Yaşar Gündüz, ATSO Meclis Başkanı Muzaffer Başer, Belediye eski Başkanı Yaşar Yazıcı, Devlet Hastanemiz Başhekimi Dr. Yavuz Tepeçınar, Kamu Personeli Cengiz Bilgin, Yağcılar Muhtarımız Ali Öz, Cumhuriyet mahallesi Muhtarı Osman Özdağ ve Gazi Süleyman paşa Mahalle Muhtarı Yaşar Kahraman, emekli ve çalışan öğretmenlerden Emir Uzman, Faruk Ak, Mehmet Birinci, İsmail Kara, Fetih Çubukoğlu. Bayramımızı kutlayanlara bir kez daha teşekkür ediyorum ve onları basın dostu olarak ilan ediyorum. Hemen şunu da eklemek isterim. O da şu; Bayramımızı kutlamış ta benim gözümden kaçmış olanlar olabilir. Onlara da teşekkür ediyorum.
Görüyorsunuz değil mi? Kaymakam, Belediye Başkanı ve yardımcıları, İlçe de faaliyetlerini sürdürmekte olan Oda başkanları, Muhtarlar Derneği Başkanı ve isimlerini yazdıklarımın dışında kalan Muhtarlarımız, Belediye Meclis Üyeleri, sürekli gündemde kalmaya özen gösteren iş adamları ve İlçemiz sınırları içinde yer alan fabrikaların sahip ya da yöneticileri, basınla her zaman işi olan kamu görevlileri (Mesela Akyazı Meslek Yüksek Okulu-Milli Eğitim-Halk Eğitim hatta Akyazı Sosyal Gelişim Merkezi) ortada yoklar.
Yaşar Yazıcı başkana selam olsun
24 Temmuz basın bayramı denildiğinde bırakın Akyazı’yı Sakarya’da akla gelen ilk isim kuşkusuz bir önceki Belediye Başkanımız Yaşar Yazıcıdır. Neden Yaşar Yazıcıdır çünkü her 24 Temmuz’da Sakarya’da mesleği gazetecilik olan herkesi Akyazı’da bir araya getirir ve yaptığı konuşmalarla da bayramımızı kutlardı. Bugün ise böyle bir durum söz konusu bile değil. Basını hatırlayan bile yok. Hal böyle olunca da biz gazetecilerde eskileri arar hale geliyoruz.
Yaşar Yazıcı iki gün geride kalan basın bayramımızı sosyal medya üzerinden kutlayanlar arasında yerini almıştır. Akyazılı bir gazeteci olarak kendisine özel teşekkür ediyorum ve buradan tüm meslektaşlarım adına selamlarımı gönderiyorum.
Dikkat ederseniz bu yazım bir sitem yazısıdır. Bayramımız kutlanmış kutlanmamış çok da önemli değil. Bu yazıyı yazmamın nedeni yazımın başında da ifade ettiğim gibi sadece ve sadece hatırlanmamış olmamızla ilgilidir. Yoksa bayramımızı kutlamayanlar kutlamış olsalardı hiç bir meslektaşımın başı göğe erecek değildi. Sadece ve sadece meslek gururu okşanmış olurdu. Hepsi bu kadar.