Son Maçlarda beklenenin üzerinde kötü futbol oynuyoruz. Öyle ki, maçı izlemeye gelen taraftarlar gibi biz basın mensupları da oynanan kötü futbol nedeniyle izlemeye geldiğimiz maçtan zevk alamıyoruz. Kısaca özetlemeye kalksam oynadığımız bu futbolla asla galibiyet alamayız v e asla bir üst lige çıkamayız.
KAR GİBİ ERİYORUZ
Dikkat ederseniz oynadığımız 5 maçtan 4 beraberlik bir yenilgi aldık. Dolası ile bu maçlardaki kayıp puanımız11. Eğer oynadığımız son 5 maçın tamamını kazanabilmiş olsaydık 21 olan puanımız 32 olurdu ve zirvede yer alan takımlar arasında SAKARYASPORUMUZDA olur ve hak ettiği yerini de almış olurdu.
Görüldüğü gibi oynamakta olduğumuz kötü futbol bizi güneş gören kar gibi eritmeye devam ediyor. Yolun s onuna baktığımızda hiç de parlak görünmüyor. Hayli karanlık ve bizim bu karanlıktan aydınlığa çıkmamız ise bana göre biraz güç gibi görünüyor.
HERKES AKLINI BAŞINA ALMALI
Sakaryaspor’un formasını giymek o kadar kolay bir iş değildir. O formayı hak eden giymeli ve formayı giyen futbolcu da sahaya çıktığında üzerinde taşıdığı formanın hakkını vermelidir.
Bugün Sakaryaspor forması ile sahaya çıkan oyuncularımızda bu ciddiyeti göremiyorum. Göremediğim için de s on derece üzülüyorum. Kendi kendime de yahu bizim takım da yer alan futbolcularımız tabanca gibi olmalı. Vurduğu gol olmalı ve o muhteşem taraftar ile biz basın mensupları da keyiften sekiz köşe olmalıyız. Buna hakkım var sorusunu sormadan edemiyorum.
Evet, herkes aklını başına almalı. Gerek sahada mücadele ediyor gibi görünen futbolcularımız ve gerekse yönetimin biz sizin arkanızdayız dediği teknik heyette aklını başına almalıdır. Aksi halde bugün erimeye başladıysak yarın eriyen o karların suları hem futbolcuları, hem de teknik heyeti boğar. Benden söylemesi. O bakımdan yol yakınken yolumuzun üzerine henüz sis bulutu çökmeden ve tehlike çanları çalmaya başlamadan alınması gereken tedbir ne ise o tedbiri alması gerekenler almalıdırlar.
GELELİM MAÇIN KRİTİĞİNE
Cumartesi günü oynadığımız maçın kritiğini nasıl yapayım diye hayli düşündüm. Sonunda ben yazmam gerekenleri yazayım takdirini de okuyucularımız yapsın dedim.
90 dakika boyunca bizim takım ilk yarıda 2 ikinci yarıda bir korner kullanabilmiş. Rakip takım ise ilk yarıda bir korner kullanırken ikinci yarıda korner sayısını 5’e yükseltmiş. Bu rakamlara baktığımızda bizim takımın ne kadar kötü futbol oynadığını ve rakip kale önünde fazla görünemediğini ve dolaysıyla da tehlike yaratamadığını anlayabiliyoruz.
Bizim takımda yok olanlar arasında var olan iki ismi sizlere söylediğimde de ne kadar etkisiz futbol oynadığımızı görebiliyoruz. Zira bizim takımda en başarılı futbolcumuz kalecimiz Yavuz, ikinci oyuncumuz ise sağ kanat savunucusu Fikret’ti.
Kalecimiz Yavuz maç boyunca yüzde yüz tabir edilen 3 net gol pozisyonunda kalesinde devleşti ve rakip takıma gol şansı vermedi. Maç boyunca biz ne yaptık. Hemen onu da yazayım. Maçın hemen başında Seçkin’in sağdan yaptığı güzel ortada Feyyaz kafayı vurdu top yan ağlarda kaldı. Birde 44.dakika da kullandığımız korner atışından gelen topa önce Burak sonra Sertaç kafayı vuramadı ve takımımızı bir golden etti. 90 dakikanın kısa özeti işte böyleydi.
OYUNCU DEĞİŞİKLİKLERİ DE YALNIŞTI
Sahaya çıkan kadroda olduğu gibi teknik patronun maç içerisinde yaptığı oyuncu değişiklikleri de bana göre yanlıştı. Bizim takım bu maçta 11 yerine 7-8 oyuncuyla oynadı. Diğerleri ise sahada gezinip durdu. Gol umudumuz Feyyaz o uzun boyuna rağmen bir tane hava topunu alamadı. Zaman zaman kendisine gelen topları da ezdi ve attığı paslar yerini bulmadı ve sürekli o paslardan gelen topları rakip oyuncular aldı.
Teknik patron eğer Feyyaza katlanmayı sürdürmek ve Feyyaz’ın indirdiği toplardan yararlanmak istiyorsa yanında kimi oynatacaksa onun Feyyaz’a yakın oynaması gerektiğini söylemesi lazım. Bu kadar kötü futbol oynayan bir takımın teknik patronu oyuncu değiştirmek için 54 dakika beklememeliydi diye düşünüyorum ve Burak Göksel’den önce değişmesi gereken oyuncuların var olduğunun da altını çizmek istiyorum.
PROTESTODA HAKLIYDILAR
O muhteşem taraftar teknik patronu maç boyu protesto etti. Sebebi hem kötü futbol hem de televizyonda yaptığı kritikti. İşte o kritik nedeniyle taraftar 90 dakika boyunca hoca Fenerbahçe’ye hoca olsana diye tempo tuttu ve teknik patronu o konuşmasından ötürü protesto etti. O protestoda taraftarın haklı olduğunun altını kalın bir çizgi ile çizmeliyim.
GÜZEL GÖRÜNTÜLER
Bilindiği gibi alınan karar gereği Diyarbekirspor taraftarının bu maça alınması yasaklanmıştı. Araya bizin o muhteşem taraftar girdi ve o yasağı kaldırttı. Sahaya spor dostluk ve kardeşliktir pankartıyla çıkan Diyarbekirsporlu futbolcuları tribüne çağırdılar onlarda gittiler ve bizim taraftardan büyük alkış aldılar.
Aynı şekilde rakip takımın taraftarı tribündeki yerlerini alınca yine bizim o muhteşem taraftar hoş geldiniz diye tempo tuttu ve onları alkışladı. Diyarbekirspor taraftarı da alkışlara alkışlarla karşılık verdi ve onlarda SAKARYASPOR diye tempo tuttu.
Bütün bunlar spor adına futbol adına güzel görüntülerdi. Bize o muhteşem güzellikleri yaşatanları bir kez daha kutluyorum ve bir kez daha onların gözlerinden öpüyorum.