Ersin Taranoğlu Sakarya ve Türk siyasetine damgasını vurmuş bir değerdir. Partisinin iktidarında sürekli Bakanlık yapmış olan Sayın Taranoğlunu daha sonra siyasi arenadan uzak kalmış ama bugünlerde tekrar siyasi arena içinde sıkça görmeye başladık.
Sayın Taranoğlu biz basın mensupları ile buluştuğunda ortaya attığı devasa projelerin yapılabilirliğini bende dahil birçok basın mensubu arkadaşım tartıştı. Zaten kendisi de projelerini ve düşüncelerini anlatırken o projelerin hayata geçebilmesi için Devlet gücünün olması gerektiği üzerinde durmuştu.
Gerçekten projeler eksiksiz bir şekilde hayata geçerse Sakarya’nın uçacağına olan inancım var. Ama o projelerin hayata geçmesi için de Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın onayı gerekiyor. Bunu sadece ben değil projenin sahibi Sayın Taranoğlu da söylüyor.
Taranoğlu basın dahil bazı kesimlerle projelerini paylaştı. Anlattığı kesimlerden gelen tepkileri de dinledi. O günden itibaren Sayın Taranoğlu’nun ortaya attığı projeler görücüde ve Sayın Cumhurbaşkanımızın onayını bekliyor. Onay alınabilmesi içinde Sayın Cumhurbaşkanımızın o projelerden haberdar olması gerekiyor. Bunu yapabilecek tek isim yine Sayın Taranoğlu’dur.
Taranoğlu’nun anlatımlarına baktığımda Sayın Cumhurbaşkanımızla olan münasebetlerinin üst düzeyde olduğunu anlayabiliyoruz. Herhalde Taranoğlu da bundan yararlanıp projelerinin hayata geçebilmesi için Sayın Cumhurbaşkanımızdan destek isteyecek ve de alabilecektir.
Yazıma böyle bir giriş yaptıktan sonra şimdi geleyim asıl meseleme; Taranoğlu bugünlerde neden İlçe İlçe dolaşıyor. Asıl mesele burada. Taranoğlu gittiği İlçelerde öncelikli olarak birlikte siyaset yaptığı dostları ve arkadaşları ile buluşuyor.
Akyazı’da da durum aynıydı. Onun zamanında mensubu olduğu Anavatan Partisinin İlçe Başkanlığı ve İl Genel Meclisi Üyeliğini yapmış olan Mehmet Barutçu, İl Genel Meclisi Üyesi Kenan Kaçar, İlçe Yönetim Kurulu üyelerinden Yılmaz Çetin, Partililerden Osman Aygün, Ali Karakaş, BedilKadirbey Muhtarı Ziyafettin ÖzbelliBakan Taranoğlu’yla bir araya gelen isimlerdi.
MHP’li Meclis Üyesi Murat Öz’ün sahibi olduğu Semazen Restoranda bir araya gelen eski dostlar iki saat içinde hem eski günleri yad ettiler ve hasret giderdiler, hem de üstü kapalı da olsa siyaset yaptılar.
Baştan sona izlediğim bu birlikteliklerinde edindiğim ilk intiba Sayın Taranoğlu’nun siyasete girme hazırlığında olduğu şeklinde oldu. Taranoğlu Milletvekili olmak isteseydi yapılan seçimde aday olabilirdi. Anlayabildiğim kadarı ile Sayın Taranoğlu’nun Büyükşehir Belediye Başkanı olma gibi bir arzusu var. Bu arzusunu kadim dostları ile de paylaşmaya başlamış bile.
Sayın Taranoğlu’na Büyükşehir Belediye Başkanlığına mı adaysınız diye sorduğumda bana hayır demedi. Sadece gülümsedi ve o soruma şöyle bir cevap verdi benim için önce şehir, sonra proje daha sonra da vizyon gelir dedi. Bu söylediklerinin tamamı kendisinde zaten mevcut olduğuna göre gelin buna yorumu siz yapın diyerek önümüzdeki günlerde daha geniş bilgi aktarımı yapacağımı belirterek konuyu şimdilik noktalayayım.
YAVUZ ÜZMEZ’İN ARDINDAN
Yavuz Üzmez yakalandığı hastalığın amansız pençesinden kendini kurtaramadı ve geçtiğimiz hafta içinde kendisini kaybettik. Yavuz Üzmez benim için çok büyük bir değerdi. O nedenle ben de böylesine önemli bir değeri kaybettiğim için son derece üzgünüm.
Yavuz Üzmez adam gibi adamdı. Mesleği şoförlük olan bu değerli büyüğümün insanları ne kadar sevdiğini ve saydığını bilenlerdenim. Kuzuluk Mahallesi başta olmak üzere bulunduğu her camiada onu sevmeyen, saymayan yoktur dersem inanmanızı isterim. Onun o büyük yüreği insan sevgisiyle doluydu. Küçüklerini sever, büyüklerine karşı saygılıydı. Hayatımda bu kadar alçak gönüllü, hatırnaz ikinci bir insana rastlamadım desem sizleri yanıltmamış olurum.
Yüreği insan sevgisi ile dolu olan, yardım yapmayı çok seven, böylesine değerli bir büyüğümün olması ömrümün sonuna kadar övünebileceğim bir durumdur. Kendimi bu konuda çok şanslı hissediyordum. Vefatı en az ailesi kadar beni de derinden yaralamış ve üzmüştür. Ne var ki bizleri yaradan yüce mevlamız ona o kadar ömür vermişti. Ömrünü tamamladı ve aramızdan ayrılıp ebedi istirahatgahına gitti. Mekanı cennet olur inşallah.
Yavuz ağabeyimle ilgili en güzel tarifi cenaze günü kürsüye çıkıp vaaz eden ve 8 yıl camiimizde görev yapan Şose Mahallesi Merkez Camii İmam Hatibi Arif Saraçoğlu hocamız yaptı. Hocamız Yavuz büyüğümüz için söylenmesi gereken ne kadar güzel ve olumlu söz varsa tamamını ifade etti. Hocamızın söylediklerine benim ilave edecek tek bir sözüm bile olamaz.
Şahsen adam gibi adam, insanları ayırım yapmaksızın seven, büyüklerine saygılı davranın, küçüklerine sevgiyle yaklaşan, kibir nedir bilmeyen herkes ve kesim tarafından çok çok sevilen ve sayılan alçak gönüllü çok değerli bir büyüğümü kaybetmenin derin üzüntüsü içinde olduğumu bir kez daha ifade ediyor ve değerli büyüğüme Allahtan rahmet kederli ailesine, komşularına, yakınlarına, dostları ve arkadaşlarına sabır ve başsağlığı diliyorum. Mekanın cennet olsun Yavuz ağabey.