Kamil Özdağ biz Akyazılıların medarı iftiharlarından biridir. Güreş camiasının sevilen simalarından biri olan Kamil Özdağ bugünlerde dertli mi dertli. Sebebi ise yıllarca emek vererek yetiştirdiği şampiyon olmuş güreşçilerinin bir bir elden gidiyor olmasındandır.
Yerel gazetelerde ve bazı sitelerde konuyla ilgili haberler yayınlanmaya başlayınca kendisini aradım ve bir görüşelim dedim. O da sağ olsun kırmadı ve yanıma geldi ve haftalardan beri Akyazı da spor gündemini meşgul eden konuyu en yetkili ağızdan dinleme şansı bulmuş oldum.
Güzel dostuma hocam güreş camiasında neler oluyor. Başarılı ve şampiyon güreşçilerimiz neden başka kulüplere gidiyorlar diye sordum. Hani derler ya bir soru sor bin ah işit. İşte hocaya sorumu sordum çok sayıda ah vah işittim.
Dünya şampiyonumuz ve Akyazı Belediyesi güreş takımı antrenörü olan değerli dostum sorduğum soruma şöyle cevap verdi “ Belediye başkanımız Sayın Hasan Akcan göreve geldikten kısa bir süre sonra beraberimde kulüp yönetimi olduğu halde kendisini makamında ziyaret ettik ve tebrik ederek başarı dileklerimizi sunduk. Hazır bir araya gelmişken güreş sporu ve güreşçilerimizle ilgili sorunlarımızı kendisine aktarma fırsatım oldu. Sayın Başkan konuyla ilgili bir rapor hazırla bana ver dedi ve bende raporumu hazırlayıp başkanımıza takdim ettim. Aradan geçen bunca zamana rağmen başkanımız bana geri dönmedi ve sorunlarımızda sadece kağıt üzerinde kalmış oldu. Tabi güreşçilerimin sorunlarına çare bulamadığım için onlarda haklı olarak başka kulüplere gitme kararı aldı ve tek tek ayrılıp gitti. Bu durum beni son derece üzdü ama elimden gelen bir şey olmadığı için üzüntümü içime atmak zorunda kaldım”
Güreş antrenörümüzün bana anlattıklarından anlayabildiğim kadarı ile çalıştırmakta olduğu güreşçileri ile ilgili sorunları var ve o sorunların çözülmesi gerekiyor. Aksi takdirde çocukları tutamayız diyor ve sorunlar çözülmediği içinde şampiyon güreşçilerimiz bir bir yuvadan uçup gittiler.
Sorun elbette ki ekonomik. Hocaları öğrencilerinin parasal sıkıntılarının giderilmesini hazırladığı o raporda belirtmiş. Miktar ise aylık sadece 3 bin lira. Ama belediye başkanı raporu almış bir daha sesini çıkarmamış. Bu durumda tabi ki elinizde ne güreşçi kalır ne de antrenör.
Sorarım size Allah aşkına Akyazı Belediyesi için aylık 3 bin lira para mı? Verdiğiniz cevabı duyar gibiyim. Diyorsunuz ki Akyazı belediyemiz için aylık 3 bin lira elbette ki para değil. Çünkü Akyazı Belediyesinin her ay ne üç bin liraları bir tarafa gidiyor. İş güreşçilere gelince ödemeler yapılamıyor ve yıllarca Akyazı Belediyesi forması ile mindere çıkmış ve elde ettiği şampiyonluklarla göğsümüzü kabartmış çocuklarımız şimdi başka kulüplerin formaları ile onur mücadelesi veriyorlarsa bu ayıp ta bize yeterde artar bile.
Kamil Özdağ 26 yıldan beri Akyazı Belediyesi güreş takımının antrenörlüğünü yapıyor. Bu süre içinde Belediyeden tek kuruş maaş almadığını söylüyor. Sayın Başkanı sormak istiyorum böyle bir adamı bir daha nerede bulabiliriz. Gerçekten böylesine güreş sevdalısı, böylesine amatör, böylesine alçak gönüllü ve böylesine parayı pulu sevmeyen bir ikinci adamı ömür boyu arasanız bulamazsınız.
Değerli dostuma gidenlerin yeri dolar mı diye sordum. Soruma tabi dolar ama 4 yıl beklemek lazım diye cevap verdi. Şimdi biz yıllarca bakıp yetiştirdiğimiz o şampiyonların tam meyve verecekleri zamanda bırakıp başka kulüplere gönderiyoruz ve diyoruz ki, biz bu meyveyi yiyemedik. Siz yiyin.
Bana Güreşimiz berbatta peki futbol takımımız ne alemde diye bir soru sorarsanız. Durumda bir değişiklik yok. Al birini vur öbürüne diye cevaplarım. As Akyazıspor’u sadece Ferizli maçının ilk yarısında izleme şansım oldu. O gün soğuk ve bende gripli olduğum için ikinci yarıyı bekleyemedim eve döndüm. 0-0 biten ilk yarı da takımımızla ilgili edindiğim intiba şuydu.
Bizim takımda (İzlediğim ilk yarı için söylüyorum) Zekeriya ve Hasan Şahin’in dışında futbol oynamaya çalışanı görmedim. Bir defa bizim takımda gol atacak kapasitede bir forvete, orta alanda Zekeriya’ya eşlik edecek ve onun yükünü hafifletecek ikinci bir oyuncuya, idmansız olduğu her halinde belli olan ve sürekli kilo almakta olduğu gözlenen Birol’un ya yerine bir oyuncu bulunması, ya da Birol’un forma sokulması ve en önemlisi de yine aynı Birol gibi idmansız olduğu her halinden belli olan kaleci Uğur’un yerine bir kaleciye ihtiyaç var. Özellikle Uğur’u hiç yerinde durduğunu görmedim. Sürekli ceza alanı çizgisi üzerinde ya da dışında. Aldığım istihbari bilgilere baktığımda da yediği gollerin o kale yerine dışarılarda gezinirken yemiş. Uğur’a birilerinin oralarda ne aradığını sorması lazım.
Ben buradan Sayın Başkana seslenmek istiyorum. Akyazı Belediyesi bünyesinde faaliyet göstermekte olan futbol ve güreş başta olmak üzere tüm amatör spor dallarına elinden gelenden fazla ilgi göster ve onların yaşaması için ne gerekiyorsa yap. Senden önceki başkanlar bunu yapmış sporsever Akyazılılar senden de aynı uygulamayı bekliyorlar.
Sayın Başkan bu çağrıma imkanlarım ölçüsünde yardımcı oluyorum diyebilirsin. Seni anlayışla karşılıyorum ama yine de imkanları zorla diye çağrımı yineliyorum. Çağrımı yineliyor olmamın asıl sebebi Sayın Başkanın üzerinde taşıdığı sporcu kimliğidir.