TARİH : 24/02/2012
Muhterem Mü’minler!
Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah (c.c.) tarafından Peygamberimiz Hz. Muhammed’e (sav) indirilen son ilâhî kitaptır. Kur’an, hak ile batılı ayırt eden bir söz, Allah’ın sımsıkı sarılmamızı istediği ipidir. Kur’an şifa, deva, hidayet rehberi, feyz kaynağıdır. Allah’ın indirdiği kitapların en büyüğü, benzeri bulunmayan bir nur, kalpleri açan bir öğüt kitabı ve apaçık bir delildir. Kalplerin hayırlısı O’nu hıfzeden, dillerin hayırlısı O’nu okuyan, evlerin hayırlısı O’na mekân olandır.
Kur’an-ı Kerim, Resulullah’ın (sav) en büyük mucizesidir. Resulullah (sav), Veda Haccı hutbesinde şöyle buyurmuşlardır: “Ey mü’minler! Size gün gibi açık ve aşikâr bir emanet bırakıyorum ki, O’na sımsıkı sarıldıkça asla dalalete düşmezsiniz. Bu da Allah’ın kitabı Kur’an’dır.”
Muhterem Müslümanlar!
Kur an-ı Kerim, içinde bulunan emirlere ve yasaklara uymaları ve müslümanların hayatlarını ona göre tanzim etmeleri için gönderilmiştir. Bu sebeple Kur’an-ı okumamız, anlamamız gerekir. O’nu tam ve doğru olarak okuyabilmek ve anlamaya çalışmak, her müslümanın birinci vazifesi olmalıdır. Yüce Allah Kur’an’da: “Resulüm! Sana bu mübarek Kitab’ı, ayetlerini düşünsünler ve aklı olanlar öğüt alsınlar diye indirdik” buyurmaktadır.
Değerli Mü’minler!
Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Kur’an okuyunuz! Çünkü Kur’an, kıyamet gününde kendisini okuyanlara şefaatçı olarak gelecektir.” Hadisten anlaşılan odur ki, Yüce Kitabımızı ibadet maksadıyla okumak sevabı olan bir ameldir. Ancak Kur’an ne şekilde okunmalıdır? Rabbimiz bir ayet-i kerimede “…Kur’an-ı tertil ile oku!” buyurmaktadır. Kur’an-ı tertil ile okumak, harflerin hakkını vererek, ağır ağır, düzgün bir şekilde ve tecvit hükümlerine dikkat ederek okumak demektir.
Değerli kardeşlerim!
Peygamber Efendimiz “Kur’an’ı gereği gibi güzel okuyan kimse, vahiy getiren şerefli ve itaatkâr meleklerle beraberdir. Kur’an’ı kekeleyerek zorlukla okuyan kimseye de iki kat sevap vardır” buyurmuştur. Kur’an’ı kekeleyerek, zorlukla okuyanların kazandıkları ilk sevap Kur’an okuma sevabıdır. Diğeri ise okurken çekilen meşakkatin sevabıdır.
Aziz Mü’minler!
Kur’an-ı Kerim 23 yılda nazil olmuştur. Rabbimiz Kur’an’ı Peygamberimize yavaş yavaş indirerek, onu sindire sindire öğrenmesini sağlamıştır. Biz müslümanlar da onu sindire sindire, anlaya anlaya ve ihlâsla okumalıyız.
Aziz Kardeşlerim!
Allah (c.c.) bir ayet-i kerimede, “İndirdiğimiz bu Kur’an, mübarek bir Kitaptır. Ona uyun ve hükümlerine karşı gelmekten sakının ki, Allah’ın rahmetine erişesiniz” buyurmaktadır. Kur’an-ı Kerim’e uyup hükümlerine karşı gelmekten sakınmanın yolu onu anlamaktan geçer. Onun emir ve yasaklarını bilmekten geçer ve onun ayetlerinin manalarını tefekkür etmekten geçer. Öyleyse ona uyabilmek için Kur’anî bilgilerimizi çoğaltmaya, meal okumaya ve tefsir derslerine katılmaya çalışmalıyız. Öğrendiklerimizle de hemen amel etmeye başlamalıyız.
Muhterem Müslümanlar!