Deprem ve seferberlik
17 Ağustos depreminin üzerinden tam 25 yıl geçti.
Bu 25 yılda şehri depreme hazırlamak adına hiçbir şey yapılmadı desek, bu konuda duyarlılık gösteren, önemli katkılar sunanlara haksızlık etmiş oluruz.
Örneğin deprem güvenli olmayan okulların yıkılarak yenilerinin inşası noktasında son 3-4 yıldır çok ciddi bir seferberlik sürdürülüyor.
Bundan sonrası için okullarımızla ilgili çok ciddi deprem riskleri olduğunu düşünmüyorum.
İl Halk Kütüphanesi ve Öğretmenevi binaları da deprem riskleri nedeniyle yıkılıyor.
Halen riskli kamu binaları mı yok mu?
Çok azalsa da var.
Onların da en kısa zamanda yıkılarak yenilerinin yapılmasını umuyorum.
Örneğin en önemli kamu hizmeti veren polislerimizin acilen depremde yıkılma riski yüksek Emniyet Müdürlüğü binasından çıkarılması şart.
Kamu binaları için bu umut veren gelişmelerin aksine halkın yaşamak zorunda olduğu 17 Ağustos depremini görmüş binalar ise taşıdıkları tüm risklere rağmen yenilenemedi.
Bu konuda ne yazık ki hem şehri yönetenler, hem bina sahipleri gerekli adımları atmadı.
Depremin üzerinden geçen 25 yıl boyunca başka şehirlerde gördüğümüz kentsel dönüşüm projelerinin bizim şehrimizde de uygulanması için yırtındık, durduk.
Bir aralar deprem dirençli şehir talebi dile getirilmesin diye 17 Ağustos anmalarını bile engellediler.
10-15 kişiyle meydanda depremi andığımız yılları hatırlıyorum.
O anmaların neredeyse tamamında olan bir isim şimdi Büyükşehir Belediye Başkanı…
Yusuf Alemdar…
Alemdar, 31 Mart yerel seçimlerinde aday olduğu dönemde de, sonrasında da birinci önceliklerinin bu şehri deprem dirençli hale getirmek olduğunu vurguladı.
Her seferinde bu şehrin en önemli sorunun depreme hazırlık olduğunu altını çizerek belirtti.
Doğrusu bu ifadeleri beni çok umutlandırmıştı.
17 Ağustos’un 25’inci yıl anmasında yaptığı konuşma ise belki de 25 yıldır yetkili görevde olanların yaptığı, en gerçekti, en olması gereken konuşmaydı.
25 yılda yapılanları bir kenara koyduktan sonra 30 yıllık periyotlarda deprem yaşayan bu şehrin olası depreme hazır olmadığını çok net ifadelerle ortaya koydu.
Bir anlamda itirafta bulundu.
Göreve geldikten sonra önceki ve şimdiki Çevre Şehircilik Bakanlarına yaptıkları ziyaretleri anlattı.
Milletvekilleri ile birlikte yaptıkları ziyaretlerde her iki bakana da Sakarya’nın önceliklerinin depreme hazırlık olduğunu anlattıklarını söyledi.
“Elbette ki bu dönüşümün tek taraflı olması imkânsızdır. Kamunun yanı sıra deprem gerçeğini unutmadan hep birlikte bu çalışmayı gerçekleştirmemiz gerekiyor. Bu şehirde dirençli binaları oluşturmak zorundayız. El ele verirsek sağlam ve dirençli şehircilik anlayışıyla çocuklarımıza daha iyi bir gelecek bırakabiliriz” dedi.
Sakarya’nın deprem periyodunun 30 yıllık periyotlarına dikkat çektikten sonra “Önümüzde çok değerli 5 yıl var. Bu 5 yıl içinde şehrimizi depreme hazırlamak zorundayız” şeklinde konuştu.
Şehrin deprem dirençli hale gelmesi için kamunun yapacağı bir kentsel dönüşümün yeterli olmayacağına vurgu yaptı ve “Şehrimizin tüm dinamiklerini bu konuda birlikte hareket etmeye davet ediyorum. İnşallah şehir olarak dönüşümü başararak, daha güvenli bir Sakarya’yı hep birlikte inşa edeceğiz” diye konuştu.
Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Alemdar’ın irticalen yaptığı konuşmasındaki söyledikleri kadar, vurguları ve heyecanı da etkileyiciydi.
Alemdar şehrin depreme hazırlığı için bir toplumsal seferberlik öneriyor ve gördüğüm kadarıyla bunun öncülüğünü yapmaya hazır.
Başkan Alemdar’ın bu kararlılığı ve heyecanının şehir için şans olduğunu düşünüyorum.
Umarım, çabaları karşılık bulur ve bu şehir söylediği gibi 5 yılda olası depremlere hazır hale getirilir.