TARİH : 05/09/2014
Muhterem Müminler!
Ölüm, kulluk ve imtihan için yaratılmış insanoğlunun imtihan müddetinin sona ermesi, ölümsüzlük yurdu olan ahiret hayatının ise başlangıcıdır. Yüce kitabımız Kuran-ı Kerim’de “Her canlı ölümü tadacaktır, sonra da bize döndürüleceksiniz” buyurularak yaşayan her varlığın akıbetinin ölüm olduğunu, bundan kurtulmanın mümkün olmadığını bize haber vermektedir.
Muhterem Müslümanlar!
Cenab-ı Hak hangimizin daha güzel işler yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yarattığını bildirmiştir. Ölümlü olmak Rabbimizin bütün varlık alemi için koyduğu bir yasadır. İnsanın kendisi hakkında takdir edilen ölümü önlemesi, geciktirmesi onun elinde değildir. Bu gerçek, kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’de şöyle anlatılır. : “De ki: ‘Sizin kendisinden kaçıp durduğunuz ölüm var ya, o mutlaka sizi bulacaktır. Sonra görüleni ve görülmeyeni bilen Allah'a döndürüleceksiniz de. O, size bütün yaptıklarınızı haber verecektir." Değerli Müminler!
Müslümanın vazifesi, dünyada ölümden ürperip kaçmak yerine, ona hazırlanmak ve onu güzelleştirmeye çalışmaktır. Hz. Aişe (r.a) annemizin rivayet ettiği bir hadis-i şerifte Resullulah (sav)’in şöyle buyurduğu haber verilmektedir: “Kim Allah’a kavuşmak isterse, Allah da ona kavuşmak ister. Kim Allah’a kavuşmak istemezse, Allah da ona kavuşmayı arzu etmez”. Bunun üzerine ben – Ya Rasulallah! Ölümü sevmediği için mi (kavuşmak istemez)? Öyleyse hepimiz ölümü sevmeyiz, dedim. “Hayır, öyle değil mü’mine Allah’ın rahmeti, rızası ve cenneti müjdelendiği zaman Allah Teala’ ya kavuşmak ister; işte o zaman Allah da ona kavuşmayı arzu eder. Kafire Allah’ın azabı, gazabı haber verildiği zaman Allah’a kavuşmaktan hoşlanmaz, Allah da ona kavuşmaktan hoşlanmaz” buyurdu.
Değerli Müslümanlar!
Ölüm, insan için en büyük ibret ve en etkili öğüttür. Hepimizin yolu kabirden geçecektir. Bunun için kabirleri sık sık ziyaret ederek ölümü hatırlamalı ve ibret almalıyız. Peygamber Efendimiz (s.a.v) “Kabirleri ziyaret edin, çünkü o size ahireti hatırlatır”[1] buyurmuştur. Başka bir Hadis-i Şerifte ise “Lezzetleri kesen ölümü çokça hatırlayın!” buyurmuştur.
Her ne şekilde telakki edilirse edilsin hayat, göz açıp kapayıncaya kadar geçen bir kısa ömürdür. Ölümün bize hiç de uzak olmadığını, ölümle hayat arasında çok ince bir çizginin bulunduğunu unutmamalı, ölüm ötesine her an tedarikli olmalıyız. Bilmeliyiz ki asıl hüner, ölüm meleğini güzel yüzle karşılayabilmek, asıl gaye ise, ebedi mutluluğun kapısından yüz akıyla girebilmektir. Kendimize güzel bir kabir hazırlamanın değil, kabre güzelce hazırlanmanın gayreti içinde olmalıyız. Rabbim hepimize rızasına uygun bir hayat yaşayarak iman ile ölebilmeyi nasip etsin.