Spor yapmaya minder güreşi yaparak başlayan, daha sonra yağlı güreşe dönen Akyazılı Yunus Emre Baycan henüz 16 yaşında ve deste küçük boyda güreş tutuyor.
Hocası, bir zamanlar çayırlarda fırtına gibi esen, daha sonra güreş hakemliği yapmaya başlayan Savaş Tan talebesine geleceğin başpehlivanı gözüyle bakıyor.
İsmail Kahya da Akyazılı iş insanı. O da yağlı güreşe hasta. Genç pehlivanın attığı güreşleri çok sevmiş ve ona kispet yaptırarak destek olmak istemiş. Hocası Savaş Tan’la konuşmuş ve “çok iyi olur” yanıtını aldıktan sonra da kispetlerin ustası olarak tanınan Samsunlu Uğur’a sipariş vermiş. Usta Uğurda genç yetenek için çok güzel bir kispet yapmış ve göndermiş.
İsmail Kahya da, geleceği parlak olan güreşçi Yunus Emre Baycan’ı işyerine davet ederek kispetini genç güreşçiye takdim etmiş. Kispetini giyip resimde çektiren Yunus Emre Baycan iş insanı Kahya ya teşekkür ettikten sonra çalışmasına bıraktığı yerden devam etmek üzere iş yerinden ayrılmış.